SÖZCÜKTE
YAPI
1. BASİT SÖZCÜKLER
Yapım eki almamış
sözcüklerdir. Bu tür sözcükler çekim eki alabilir. Yapım eki almadıklarından
bunlar daima kök durumunda bulunur.
Ağacın dalına kuşlar kondu.
Bu cümlede eklerin
tamamı çekim ekidir. Dolayısıyla bu cümledeki tüm sözcükler basit yapılıdır.
Masasında kitaplar vardı.
Bu cümledeki bütün
isimler yapım eki almadıkları için basit yapılıdır.
Kış bu yıl erken geldi.
Bu cümlede altı
çizili fiil basit yapılıdır.
2. TÜREMİŞ SÖZCÜKLER
Kök ya da gövdelere
yapım eki getirilerek oluşturulan yeni sözcüklerdir. Türemiş sözcükte en az bir
tane yapım eki bulunur. Türemiş sözcüklere “gövde” de denir.
(Türemiş Sözcük) =
(Kök) + (Yapım Eki)
ev - li → evli
yol - cu -
luk → yolculuk
ört - ü - lü → örtülü
sor - u - lar → sorular
Yukarıdaki
sözcüklerde altı çizili ekler yapım ekidir. Kök veya gövdelere gelerek yeni bir
kelime türetmiştir. Dolayısıyla yapım eki alarak oluşan bu yeni kelimeler
türemiş kelimelerdir.
Mert’le on yıl önce tanıştık.
Bahçedeki çiçekleri suladı.
Yukarıdaki cümlelerde
altı çizili fiiller yapım eki yapım eki aldığı için türemiş yapılıdır.
Babamın çalışma masası çok düzenlidir.
Durakta öğrenciler servis bekliyor.
Yukarıdaki cümlelerde
altı çizili isimler yapım eki yapım eki aldığı için türemiş yapılıdır.
3. BİRLEŞİK SÖZCÜKLER
Yeni bir kavramı
karşılamak üzere, birden fazla sözcüğün bir araya gelip kaynaşmasıyla oluşan
sözcüklere birleşik sözcük denir.
“Ata + Türk → Atatürk
bu sözcükte “Ata” ve
“Türk” sözcükleri bir araya gelerek yeni bir kelime oluşturmuştur. İki farklı sözcüğün bir araya gelmesiyle
oluşan bu tür sözcüklere birleşik sözcükler diyoruz.
ne + asıl → nasıl
demir + baş → demirbaş
Afyon + kara + hisar → Afyonkarahisar
Birleşik sözcükleri,
yapılarına göre ve oluşumlarına göre olmak üzere iki farklı açıdan ele
alıyoruz.
3.1.
Yapılarına Göre Bileşik Sözcükler
Birleşik sözcükler,
birleşik isim ve birleşik fiil olmak üzere iki farklı yapıdadır.
3.1.1.
Birleşik İsim
En az iki sözcükten
oluşan isimlerdir. Birleşik isimler farklı yollarla oluşturulabilir:
İsim tamlaması yoluyla
denizaltı,
hanımeli, gökkuşağı, ateşböceği
Sıfat tamlaması yoluyla
Akdeniz,
Acıgöl, Eskişehir
Bir isimle bir fiilin kaynaşmasıyla
Bilgisayar, imambayıldı, gecekondu, ateşkes
İki fiilin kaynaşmasıyla
Çekyat, dedikodu, biçerdöver, kapkaç
3.1.2.
Birleşik Fiil
En az iki sözcükten
oluşan fiillerdir. Birleşik eylemler üçe ayrılır:
1)
Yardımcı Eylemle Yapılan Birleşik Fiiller
İsim soylu
sözcüklerden sonra gelen “etmek, olmak, kılmak, eylemek ve buyurmak” yardımcı
eylemlerinin kendisinden önceki isimle birleşmesiyle oluşur.
Sevdiğim için bu mesleği tercih ettim.
Sınavdan yüksek puan alınca mutlu oldu.
Adam, etrafındakilere sürekli emir
buyuruyordu.
Mevla bize yardım eylesin.
Dili sade kullanarak sözü etkili kılmış.
NOT: Yardımcı eylemle
birleşik fiil oluşturulurken ses türemesi veya ses düşmesi olursa yardımcı
fiile isme bitişik yazılır.
Ayrılığın acısını derinden hissetti. (his +
etmek → hissetmek )
Marketi oğluna devretti. (devir + etmek →
devretmek)
2)
Kurallı Birleşik Fiiller
İki kelimenin belli
kurallara göre birleşmesiyle oluşan birleşik fiillerdir. Kurallı birleşik
fiillerde, kendi anlamından uzaklaşarak ana fiile “yeterlik, tezlik, yaklaşma,
sürerlik” gibi anlamlar katar. Kurallı birleşik fiiller her zaman birleşik
yazılır.
Kurallı birleşik
fiiller dörde ayrılır:
a. Yeterlilik Fiili
Bir fiile “ebil(mek)”
yardımcı fiili getirilerek yapılır. Cümleye “gücü yetme” veya ihtimal” anlamı
katar. Soru olarak kullanıldığı bazı durumlarda “rica” anlamı katar.
Öğretmeniyle konuşabilmiş.
cümlesinde
“konuşabilmek” sözcüğü yeterlilik birleşik fiilidir. “Bilmek” fiili normalde
“bir şey üzerinde bilgisi olmak” anlamı taşır. Ancak burada bu anlamı yitirerek
“konuşmak” fiiline ” gücü yetebilme, yapabilme” anlamı katmıştır.
Babam iki bavulu aynı anda taşıyabiliyor.
(Gücü yetme)
Bu yıl kış geç gelebilir. (İhtimal)
Mektubu okuyabildin mi? (Gücü yetme,
yapabilme)
Biraz daha sessiz olabilir misiniz? (Rica)
Yeterlilik fiilinin olumsuzu iki şekilde
yapılır:
Yeterlilik fiili gücü
yetmezlik, yapamama anlamı taşıyorsa “ebilmek” yardımcı fiilinin “bilmek” kısmı
atılır, onun yerine “-ma, -me” olumsuzluk eki “ama(mak), eme(mek)” şeklinde
getirilir:
Başarabilirim → Başaramam
Açabilirim → Açamam
Okuyabilir → Okuyamaz
Yeterlilik fiili gücü
yetmezlik, yapamama ihtimali içeriyorsa :
Yazabilirim → Yazamayabilirim
Gelebilirim → Gelemeyebilirim
b. Tezlik Fiili
Bir fiile
“-iver(mek)” yardımcı fiili getirilerek yapılır. Cümleye “çabukluk (tezlik),
birdenbirelik ve kolaylık ” anlamı katar.
Penceredeki güvercin pır diye uçuverdi.
cümlesinde
“uçuvermek” sözcüğü tezlik birleşik fiilidir. “Vermek” fiili normalde
“yakınındaki nesneyi başkasına iletmek, ulaştırmak” anlamı taşır. Ancak burada
bu anlamı yitirerek “uçmak” fiiline “birdenbire uçtu” anlamı katmıştır.
Dağ gibi bulaşığı yıkayıverdi. (Çabukluk)
Öğretmenimiz zor soruyu çözüverdi. (Kolayca)
Tezlik fiilinin olumsuzu iki şekilde yapılır:
“-ma, -me” olumsuzluk eki ya yardımcı fiilden sonra getirilir ya da ana fiilden
sonra getirilir.
“ebilmek” yardımcı
fiilinin “bilmek” kısmı atılır, onun yerine “-ma, -me” olumsuzluk eki
“ama(mak), eme(mek)” şeklinde getirilir.
Ancak iki olumsuz
biçim arasında anlam farkı vardır. Birinci olumsuz biçiminde “tezlik” anlamı
ağırlıktadır. İkinci olumsuz biçiminde ise “önemsememe” anlamı ön plandadır.
c. Sürerlik (Süreklilik) Fiili
Ana fiile
“-edur(mak)”, “-ekal(mak)” ve “-egel(mek)” yardımcı fiillerinin getirilmesiyle
oluşur. Cümlelere işin, oluşun hareketin bitmediği, devam ettiği anlamı katar.
Siz resimli kitaplara bakadurun.
cümlesinde
“bakadurmak” sözcüğü sürerlik birleşik fiilidir. “Bakmak” ana fiiline “adurmak”
getirilerek “bakadurmak” fiili elde edilmiştir. Fiilde “bakmaya devam edin”
anlamı vardır.
Koltuğun üzerinde uyuyakalmış.
Bu gelenek nesilden nesile süregelmiş.
Sürerlik fiilinin olumsuz biçimi yoktur.
d. Yaklaşma Fiili
Bir fiile
“-eyaz(mak)” yardımcı fiili getirilerek yapılır. Fiile “hemen hemen, az kalsın”
anlamı katar. Fiilin gerçekleşmesine çok yaklaşıldığı anlamı taşıdığı için buna
“yaklaşma fiili” adı verilmiştir.
Bir genç havuzda boğulayazdı.
cümlesinde
“boğulayazmak” sözcüğü yaklaşma birleşik fiilidir. “Boğulmak” ana fiiline
“ayazmak” getirilerek oluşturulmuştur. Fiilde “az kalsın boğuluyordu, boğulmaya
çok yaklaştı” anlamı vardır.
Kardeşim yolda yürürken düşeyazdı.
Yaklaşma fiilinin olumsuz biçimi yoktur.
3)
Anlamca Kaynaşmış Birleşik Fiiller
En az iki sözcüğün
genelde gerçek anlamından uzaklaşarak kaynaşmasıyla oluşan fiillerdir. Deyimler
anlamca kaynaşmış birleşik fiiller grubuna girer.
Odunların depoya taşınmadığını görünce küplere
bindi.
cümlesinde “küplere
binmek” sözünde “küp” sözcüğü ile “binmek” fiili anlamca kaynaşıp kalıplaşmıştır.
Bu sözcükler gerçek anlamından uzaklaşıp mecazlaşarak bir deyim oluşturmuştur.
Dolayısıyla “küplere binmek” sözü deyimleşmiş (anlamca kaynaşmış) birleşik
fiildir.
Onun söylediklerine artık kulak asmıyorum.
Masanın üzerindeki gazetelere göz gezdirdi.
Bunları söylemeye dilim varmıyor.
3.2.
Oluşumlarına Göre Birleşik Sözcükler
Bileşik sözcükler üç
yolla oluşur:
3.2.1.
Anlam Kayması Yoluyla Oluşanlar:
Bu yolla oluşan
bileşik sözcüklerde üç farklı durum söz konusudur:
a) Tüm bileşenlerinin
gerçek anlamından uzaklaştığı bileşik sözcükler:
balıksırtı(desen),
tavukgöğsü(tatlı), yavruağzı(renk), aslanağzı(çiçek)
Bu sözcükler,
kendilerini oluşturan sözcüklerin karşıladığı kavramlardan ayrı, yepyeni bir
kavramı karşılamaktadır; bileşen sözcüklerin kendi gerçek anlamları ile
oluşturdukları bileşik sözcüğün anlamı arasında bire bir bir ilgi kurulamaz.
Örneğin, “aslanağzı”
bileşik sözcüğünü ele alacak olursak; aslan bir hayvan adı, ağzı da bir organ
adıdır. Bu iki sözcüğün oluşturduğu aslanağzı ise bir çiçek adıdır ve bu
sözcüğün aslanla ya da ağızla bir ilgisi yoktur. Ancak bu iki sözcük birlikte
düşünüldüğünde aslanağzı sözcüğü; aslanın ağzını anımsatması itibariyle
(benzetmeden yola çıkarak) normalde birbiriyle ilgisi olmayan bu iki sözcüğün
bileştirilmesiyle oluşturulmuştur.
b)
Birinci sözcüğün gerçek anlamından uzaklaştığı bileşik sözcükler:
adamotu, başköşe,
sigaraböreği, kuşüzümü, tozpembe
c) İkinci sözcüğün
gerçek anlamından uzaktaştığı bileşik sözcükler:
gökyüzü, aşçıbaşı,
giyimevi, rüzgargülü, gökkuşağı
3.2.2. Ses Değişimi
Yoluyla Oluşanlar:
Birleşik sözcüğü
oluşturan sözcüklerden, birincisinin son sesinde ve ikincisinin ilk sesinde ses
düşmesi, hece düşmesi oluşması veya bu iki sözcük arasında kaynaşma meydana
gelmesi sonucunda oluşur.
kahve + altı > kahvaltı
cuma + ertesi >
cumartesi
ne + ise > neyse
bu + ile > böyle
pek + iyi > peki
ne + için > niçin
3.2.3. Tür Değişimi
Yoluyla Oluşanlar:
Bileşen öğeler,
bileşik sözcük durumuna geldiklerinde hangi sözcük türünden olurlarsa olsunlar,
isim soylu sözcüğe dönüşürüler.
kaptı +
kaçtı > kaptıkaçtı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder